Osmanlı'da Fotoğrafçılık
19.yy. Osmanlı’nın Avrupa’daki gelişmelerle daha ilgili olduğu bir dönemdir. Osmanlı Sultanlarının resme ve sanata bağlı olduklarını biliyoruz. Bu sebeple fotoğraf sanatını da hep yakından takip etmişlerdir. Fotoğrafın bulunmasını Takvim-i Vekayi gazetesinden duyurmuşlardır. Batı’nın Doğu’ya açılan kapısı İstanbul olduğu için buraya akınlar başlamış ve Osmanlı ülkesine ilk getirenler de seyyahlar olmuştur. Hatta ilk stüdyoları da onlar açmıştır. Resimde olduğu gibi fotoğrafta da oryantalist üslubu göstermek için çabalayan fotoğrafçılar olmuştur. Doğu’nun gizemi bu defa fotoğrafla çözülmeye çalışılmış, öyle ki gezgin olarak gelen bazı fotoğrafçıların ülkelerine döndüğünde aktardıkları fotoğraflar sebebiyle arkeologlar ülkeyi sık sık ziyaret etmişlerdir.
Müslümanlar ve Yahudiler tasvir yasağından dolayı ilk başlarda uzak durmuşlar ve bu sebeple fotoğrafçılık Rumlara ve Ermenilere kalmıştır. Böylece ilk fotoğraf stüdyoları da gayrimüslim nüfusun yoğun olduğu Pera’da açılmıştır.
Yabancı fotoğrafçıların içinde en ünlüleri; 1850 yılında İstanbul Pera’da Basile veya Vasili Kargopoulo tarafından ilk fotoğraf stüdyosu açılmış ve daha sonra yaygınlaşmaya başlamıştır. Tancrede R. Dumas, Nikolai Andreomenos, Guillaume Berggren, Rabach, Alphonse Durand, Jules Derain, Paul Vuccino, Constantin Fettel, Mihran İranyan, Ernest Edouard de Caranza, Abdullahyan kardeşler, Pascal Sebah fotoğraf stüdyosu açmıştır.
Viçen (1820-1902), Hovsep (1830-1908) ve Kevork (1839-1918) Ermeni kardeşler İstanbul’da ikinci stüdyoyu açarlar. Abdullah Kardeşler olarak bilinirler. Sultan Abdülmecid’in ünlü fotoğrafını Abdullahyan kardeşler çekmiştir. Ayrıca Kırım Savaşı sırasında harp fotoğrafçılığı denilen yeni meslek dalı doğmuştur. Bu fotoğrafları kimyager olan Rabach çekmiştir. Ardından İstanbul’da gerçek profesyonel fotoğrafhaneyi açmıştır. Onun yanında yetişen Abdullah Kardeşler daha sonra stüdyonun sahibi olmuşlardır.
Sultan Abdülmecid/Abdullah Freres
Sultan Abdülaziz / Abdullah Freres -1869
Felix Bonfils ve oğlu Adrien Bonfils'in, 1870’lerde İstanbul ve Anadolu yarımadasının fotoğraflarını çektiler. 1880’li yıllarda ünlü Pera fotoğrafçıları içinde olan Bogos Tarkulyan, fotoğrafçılığının yanısıra portre ressamlığı konusunda da çalışmalar yapmaktaydı.
Beyoğlu’nda Gülmez Kardeşler Portre çalışmalarının yanı sıra bir dizi İstanbul fotoğrafı ve panoraması çekmişlerdir. 1893 yılında Chicago’da açılan fotoğraf sergisine de katılmışlardır. Sultan Abdülhamid bu başarılarını takdir ederek, “Sultan Fotoğrafçısı” unvanını kullanmalarına izin verir.[1]
Gülmez Kardeşler Hayreddin İskelesi’nden Beşiktaş, 19 yy. sonu
Bu fotoğrafçıların yanında Aşil Samancı, Abdullah Biraderler’in atölyesinde fotoğrafçılık eğitimi alır. Onların aracılığıyla girdiği sarayda fotoğrafçılık dersleri vermiş ve Abdülhamid’in fotoğrafıyla birlikte Alman İmparatoru Wilhelm ve Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım’ın da fotoğrafını çekmiştir.
Arnavutköy - Aşil Samancı / Apollon Stüdyosu
Ayasofya - Aşil Samancı / Apollon StüdyosuPascal Sébah (1823-1886), 1857'de El Chark adı ile açtığı stüdyosunda, yerel giysileri içinde dönemin Osmanlı tiplerini çekti. Onun ölümünden sonra, oğlu Joannes (Jean) Sébah (1872-1947) 1888'de Policarpe Joaillier (1848-1904) ile ortak oldu ve stüdyonun adı Sébah&Joaillier olarak değiştirildi.
Pascal Sébah - KahvehaneStüdyo çalışmaları yanında İstanbul’daki kültür ve sanat eserleri ile günlük hayatı tespite de çalışmışlar ve bu teşebbüsleri ile de bir bakıma Yıldız koleksiyonunun nüvesini hazırlamışlardır.[1] Günümüzde bu eserler dijital ortama aktarılmıştır. (T.C. İletişim Başkanluğı web sitesinden ulaşılabilir.)
Sultan Abdülmecid ve Sultan Abdülaziz dönemlerinde yaygınlaşan fotoğrafçılık Sultan Abdülhamid döneminde adeta zirveye ulaşmıştır. Devrini aşan bir şahsiyet olan Sultan Abdülhamid tüm dünya coğrafyaları için belge niteliği taşıyan, dünyanın en büyük fotoğraf arşivine sahipti. Fotoğrafın ne demek olduğunu çok iyi anlamış, devlet işlerinde, tespit ve belgelemede yazıdan daha çok fotoğrafı olan belgelere önem vermiştir. İyi bir fizyonomist olan Sultan, Harp Okulu’na alınacak öğrencilerin aile fotoğraflarına bakıp seçmesi, mahkumların fotoğraflarını çektirmesi (af çıkacağı zaman kimin affedileceğine bu şekilde karar vermiş) ve Avrupa’ya fotoğrafçılar göndererek oradaki durumu takip etmiştir[1]. Fotoğraf sadece saray tarafından kullanılmamış halk nezdinde de kabul görmüştür. II.Abdülhamid’in albümlerinde yani Yıldız Albümlerinde toplam 33.000 fotoğraf bulunmaktadır. (911 Albüm) [2]
O dönemde Osmanlı Devleti için türlü iftiralar ortaya atılmış II.Abdülhamid’de Amerika ve Avrupa’ya içinde şehir fotoğraflarının; cami, fabrika, okul, hastane, doğal çevre, şahsi fotoğrafların ve mimari yapıların yer aldığı albümler göndererek hem ülkesini tanıtmış hem de bu iftiraları yalanlamıştır. Bu şekilde Osmanlı’nın ne kadar ve medeni olduğunu göstermeye çalışmıştır. II.Abdülhamid, Hediye Albümleri’nin fotoğraflarını çekenler Abdullah Biraderler olmuştur. Sultan Abdülaziz ve II.Abdülhamid dönemlerinde ressam-ı şehriyari hazretleri ünvanıyla ödüllendirilmişlerdir. Ayrıca Sultan Abdülhamid fotoğrafçılıkla yakından ilgilenmiş, kendi çektiği fotoğrafları olduğu gibi bir fotoğraf atölyesi de bulunmaktaydı.
Yıldız Arşivinden birkaç örnek;
İstanbul Boğazı, Tophane (Nusretiye) Camii civarı
Yerli fotoğrafçılar içinde Mühendishane ve diğer askeri okul öğrencileri arasında; Yüzbaşı Hüsnü , Bahriyeli Ali Sami, Servili Ahmed Emin , Ali Rıza Paşa , Ali Sami Aközer gibi isimler asker albümleri hazırlamışlardır.
Özetle Sultan Abdülmecid ve Sultan Abdülaziz dönemleri yabancı fotoğrafçılar dönemi, II.Abdülhamid Dönemi ise yerli fotoğrafçılar dönemi olmuştur. Çünkü Müslümanlar bu dönemde dükkan açmayı yoğunlaştırmışlardır.
Yine bu dönemde haberlerin, gelişmelerin daha çabuk duyurulması için basın fotoğrafçılığı gelişme gösterdiği bu süreçte Ferit İbrahim, Velid ve Talha Ebüzziya Kardeşler de dönemin önemli basın fotoğrafçılarıdır.[3]
[1] Fatih Önen, Osmanlı Devleti’nde Fotoğrafçılığın Gelişimi ve Fotoğrafın Tarihsel Kaynak Değeri, Uludağ Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Tarih Anabilim Dalı, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, 2016 Bursa.
[1] Fatih Önen, Osmanlı Devleti’nde Fotoğrafçılığın Gelişimi ve Fotoğrafın Tarihsel Kaynak Değeri, Uludağ Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Tarih Anabilim Dalı, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, 2016 Bursa.
[1] Hidayet Nuhoğlu, Türkler, Cilt: 19 Sayfa: 933-943